23 Eylül 2008

Hayat Hediye - Özel Günler


Bilmiyorum bu güne kadar veya bu yazıyı okuyana kadar birisinden hediye aldınız mı? Ya da hediye verdiğiniz birisi oldu mu? Hediye almak ve vermek nasıl bir duygu biliyor musunuz? Bu soruları sizlere sorarken aklıma ilk aldığım hediye gelmişti. Sanırım lise ikinci sınıftaydım. Beraber evi paylaştığımız arkadaşlar bana bir sürpriz yapmışlardı. Bir gömlek almışlardı. Açıkcası ne bayramdı ne de başka özel bir gün. Halbuki ben o güne kadar hediyenin sadece özel günlerde verilecek bir şey olduğunu sanırdım.

O gün anladım ki birisine bir hediye vermek için özel günleri beklemeye gerek yok ve o gün bugündür arkadaşlara hiç beklemedikleri zamanlarda hediyeler veririm. Ve çoğu kez de bu davranışın beklediğimden daha fazla etki yarattığını görürüm. Beklenmedik olaylardan etkilenme ihtimalleri her zaman daha yüksek olan insanlar doğal olarak bu beklenmeyen davranış karşısında da daha fazla mutlu oluyorlar. Duygusal yoğunluğun fazlalığı da yaşanılan anı unutulmaz kılıyor.

Beklenmeyen zamanlarda yapılan etkinlikerin insan yaşamında derin izler bıraktığını söylüyorum ve artık hediyeleri beklenmeyen zamanlarda vermeye çalışıyorum. Bu sizi diğerlerinden farklı kılıyor. Hediyeleri özel günlerde vermemenin farklılık olduğunu ve insanları daha çok etkilediğini öğrenirken, yine bir başka arkadaştan aldığım hediye ile ikinci bir şeyin farkına vardım. Daha önce hediye denince, bir paket içinde güzelce sarılmış ve kurdelalarla bağlanmış paketler gelirdi aklıma. Ama çok özlediğim bir zamanda annemin beni yaşadığı şehirde ziyaret etmesi, belkide o an benim için dünyanın en büyük hediyesiydi.

Yine bir dostumun beni daha önce hiç gitmediğim bir yere davet etmesi, farklı kültür ve değerleri olan bir toplulukla tanıştırması, benim için büyük bir hediye idi. Yine bir doğum gününde evde kaldığımız arkadaşlarının doğum günü çocuğunun ilkokul öğretmeni ile röportaj yapmaları ne denli güzel bir sürpriz ve unutulmayacak bir hediyeydi. Tüm bu tecrübeler bana hediyenin hem bir paketten ibaret olmayacağını hem de kişiye özel olması gerektiğini öğretti.

Duygu barındıran hediyeler... Sadece o kişi için tasarlanmış, binbir emekle hazırlanmış, insanın içinde kendinden bir şeyler bulabileceği hediyeler, maddi değeri çok yüksek olan hediyeleri çoğu zaman solda sıfır bırakabilir. Ve pek tabi ki kalıcıdır. Hediyeleri kişiselleştirmek gerek. Bir şey ne kadar çok bireyselleştirilirse hediye verilen kişide o denli iz bırakır. Hediyenin bireyselleştirilmesi ile ilgili bilgi sahibi olduktan sonra, birkaç denemede bulundum. Gerçektende daha önce vermiş olduğum sayısız hediyeye rağmen içinde kişiye özel mesajların olduğu hediyelerin çok daha etkili olduğuna şahit oldum.

Mesela annenize iyi bir hediye vermek istiyorsanız hiç beklemediği bir zamanda kendisine bir mektup yazıp onu ne kadar çok sevdiğinizi kağıda dökebilirsiniz. Biliyorum; bunu daha önce çok azınız denediniz. Belki de bu yazıyı okurken “Hadi canım sende” gibi yorumlar yapıyorsunuz. Ama şunu biliyorum ki; böyle bir hareket karşısında daha önce almış olduğunuz birçok hediye, bu mektup kadar annenizde derin etkiler bırakmayacaktır. Çünkü duygular insanı daha fazla harekete geçirir, yapılanların akılda kalmasını sağlar. Netice itibari ile hediyeleşmek insanları harekete geçiren, onları mutlu eden, heyecanlandıran bir eylem.

Bu eylemde bulunurken alışılmış davranışlarla çok farklı sonuçlar elde etmek günümüz dünyasında pek de kolay görünmemektedir. Çok basit bir kaç kural ile insanlara onların farklı olduklarını hisettirebilirsiniz. Kişiye özel hediyeler yaratarak, hiç beklemedikleri zamanlarda kendilerine sunarsanız hiç beklemediğiniz neticeler elde edeceksiniz. Her yaklaşan bayram ya da her yeniyıl arefesinde sevdiklerinizi hediyelerle mutlu etmek isteyeceksiniz.

Ama hiç beklenmedik zamanlarda da hediyeler verebilir ve farklılık hatta farkındalık yaratabilirsiniz. Özel günlerde vereceğiniz hediyelerin kişiye özel olması da yine aynı sonucu almanıza neden olacaktır. Diyelimki yarın özel bir gün ve bütün hediye mağazaları kapalı. Şimdi tüm iş yaratıcılığınıza ve yeteneğinize kalıyor. Bakalım neler üreteceksiniz?... Neler hediye edeceksiniz?...

Kaynak:
www.medyacasusu.com