30 Eylül 2008

Bayramınız Kutlu Olsun



Merhaba sevgili hediyedenizi misafirleri, Ramazan Bayramınızı en içten dileklerimizle hediyedenizi ekibi olarak kutluyoruz...

Daha nice sağlıklı mutlu bayramlara...

26 Eylül 2008

BLOG ADINA HERŞEY


Blog: Bir websitesine göre bilgi girişi daha kolay olan kişisel bir websitesidir. İnsanlar bloglarda ihtisas sahibi olduğu bir alan hakkında ziyaretçilerine bililerini sunar. Aynı zamanda birçok blogcu genellikle kişisel konularda, ilgi duyduğu, yazmak istediği konularda yazı yazarak ziyaretçileri ile bunları paylaşır.
Blog bir tür webgünlüktür. Kullanıcılar herhangi bir olgu gercekleştiğinde bunu bloglarında yayınlar veya da yukarıda belirtiğim gibi ihtisas sahibi olduğu konuları belli periyotlar halinde bloguna gönderiler yaparak bunu ziyaretçilerine sunarlar.

Bir şirket için blogun önemi daha doğrusu anlamı:

Halka açılma, insan yüzünü gösterme.müşterilerine şirketi daha yakından tanıma fırsatı sunma demektir.

Blogun şirkete kazandırdıkları: Blog sayesinde müşterilerine daha yakın olması ki bu sayede müşterilerinin isteklerini, şikayetlerini ve beklentilerini öğrenerek daha iyi bir hizmet sunarak müşteri gözünde prestij kazanır.

Blog yazmak paradan kazandırır, vakitten kaybettirir yani, iyi bir blog meta ve hizmetin desteklenmesinde reklam ve halkla ilişkilerin kullanımını azaltir hatta bazı durumlarda ortadan kaldırır.

Blogun diğer bir faydası ise, google’da üst sıralara çıkmaktır çünkü; google değişiklikleri belirlemek için sanal ağ düzeyinde araştırma yapar diğer sitelerin çoğunun aksine bloglar sürekli güncelleştirilir bu durumda arama motorlarının daha fazla ilgisini çeker.

Blogculuğu yaygınlaştırmış şirketler zaman içinde daha açık ve daha güvenilir olarak algılanılır.

Bloglar sayesinde şirket yeni bir ürün için pazarlama maliyetinden kurtulur ve ürün piyasaya girmeden ürün hakkındaki yorumları ve ürüne olan talebi ölçebilir.

Bloglar sayesinde çift taraflı bir kolay bir iletişim sağlanır.

Bloglar sayesinde şirketler daha şeffaf görünüm kazanırlar.
Doğru Blogculuk için
Blog yazmaya karar verdiyseniz belli bir süre boyunca konunuz ile ilgili veya ilgisiz tüm blogları takip etmeye çalışın bu sayede blogun işleyişi ve işlevi hakkında bilgi sahibi olursunuz aynı zamanda blogunuzu nasıl yönetmeniz gerektiği hakkında bilgi sahibi olursunuz.

Blogunuzun ismi çok önemlidir çünkü; isim demek arama motoru sonuçu demek. Bundan dolayı bilgi vereceğiniz alan hakkında en sade ve en öz olan kelimeyi yani anahtar kelime niteliğine giren sözcüğü kullanmanız işinize yarar.

Yalnız kişisel bloglar için bu pek önem arz etmeyebilir çünkü; blog ismi kişinin adı veya rumuzu olabiliyor yinede tercih meselesidir.

Gönderileriniz yalın ve tek konuya odaklı olsun mümkünse içerisinde konuya uygun en az bir resim bulunsun, bu okunmayı kolaylaştırır ve görsellik açısından önemlidir.

Konu üzerindeki yetkinliğinizi ve konuya olan tutkunuzu belirtin ki bunu da sık sık gönderi yaparak kanıtlamış olursunuz.

Yazılarınızda her zaman samimi ve dürüst olun sürekli kısa ve öz yazmaya çalışın.

Elinden geldiğince bloguna gönderi yap bu sayede güncelliğini koruyarak google takılırsın.

Yazılarını ihtisas sahibi olduğun alandan seç, konu ile ilgili yazı içinde link ver verilen link rakip firmanın olsa bile bunu yap.

Yazdığın yazılara iyi bir başlık seç, seçtiğin başlık anlamlı ve anahtar kelime olma niteliği taşısın ki bu sayede google’a takılasın

Yazılarının niceliğine değil niteliğine önem ver.

Bir şirket blogunda yazıyorsan ürün satmaya çalışma bunun yerine karşı tarafla konuşmaya çalış, sohbet havasında yazılarını yaz çünkü, insanlar blogları başkalarının nelere ilgi duyduğunu ve neler bildiğini öğrenmek için ziyaret ederler.

Şirket kültürüne aykırı yazılar yazma, şirketin gizli kalması gerektiği bir konu üzerine sakın yazma, şirketi ve şirket çalışanları karalamaya çalışma.

Blog açmak veya yazı yazmak istemiyorsan bunu zorla yapma çünkü; yaptığın işten ne sen ne de karşındakiler haz alabilir.

Blogu, çalışan-müşteri işbirliğini geliştiren bir araç olarak düşün ve kullan.
Yazılarına yorum izni ver bu sayede gelen tepkileri ölçersin.

Blogu yedeklemek için


http://www.blogbackupr.com/

veya

http://www.blogbackuponline.com/ ’u kullanabilirsin ama en iyisi ikinci olanı çünkü günlük otamatikman kendi yedeklemeyi yapıyor.

Program kullanmak istiyorsan
HTTrack programını kullan bu da çok iyi bir programdır blogunun görünümünü yedekliyor.

Kaynaklar:

Çıplak Sohbetler-Robert Scoble, Shel Israel
Mehmet Doğan
Murat Buyurgan

23 Eylül 2008

Hayat Hediye - Özel Günler


Bilmiyorum bu güne kadar veya bu yazıyı okuyana kadar birisinden hediye aldınız mı? Ya da hediye verdiğiniz birisi oldu mu? Hediye almak ve vermek nasıl bir duygu biliyor musunuz? Bu soruları sizlere sorarken aklıma ilk aldığım hediye gelmişti. Sanırım lise ikinci sınıftaydım. Beraber evi paylaştığımız arkadaşlar bana bir sürpriz yapmışlardı. Bir gömlek almışlardı. Açıkcası ne bayramdı ne de başka özel bir gün. Halbuki ben o güne kadar hediyenin sadece özel günlerde verilecek bir şey olduğunu sanırdım.

O gün anladım ki birisine bir hediye vermek için özel günleri beklemeye gerek yok ve o gün bugündür arkadaşlara hiç beklemedikleri zamanlarda hediyeler veririm. Ve çoğu kez de bu davranışın beklediğimden daha fazla etki yarattığını görürüm. Beklenmedik olaylardan etkilenme ihtimalleri her zaman daha yüksek olan insanlar doğal olarak bu beklenmeyen davranış karşısında da daha fazla mutlu oluyorlar. Duygusal yoğunluğun fazlalığı da yaşanılan anı unutulmaz kılıyor.

Beklenmeyen zamanlarda yapılan etkinlikerin insan yaşamında derin izler bıraktığını söylüyorum ve artık hediyeleri beklenmeyen zamanlarda vermeye çalışıyorum. Bu sizi diğerlerinden farklı kılıyor. Hediyeleri özel günlerde vermemenin farklılık olduğunu ve insanları daha çok etkilediğini öğrenirken, yine bir başka arkadaştan aldığım hediye ile ikinci bir şeyin farkına vardım. Daha önce hediye denince, bir paket içinde güzelce sarılmış ve kurdelalarla bağlanmış paketler gelirdi aklıma. Ama çok özlediğim bir zamanda annemin beni yaşadığı şehirde ziyaret etmesi, belkide o an benim için dünyanın en büyük hediyesiydi.

Yine bir dostumun beni daha önce hiç gitmediğim bir yere davet etmesi, farklı kültür ve değerleri olan bir toplulukla tanıştırması, benim için büyük bir hediye idi. Yine bir doğum gününde evde kaldığımız arkadaşlarının doğum günü çocuğunun ilkokul öğretmeni ile röportaj yapmaları ne denli güzel bir sürpriz ve unutulmayacak bir hediyeydi. Tüm bu tecrübeler bana hediyenin hem bir paketten ibaret olmayacağını hem de kişiye özel olması gerektiğini öğretti.

Duygu barındıran hediyeler... Sadece o kişi için tasarlanmış, binbir emekle hazırlanmış, insanın içinde kendinden bir şeyler bulabileceği hediyeler, maddi değeri çok yüksek olan hediyeleri çoğu zaman solda sıfır bırakabilir. Ve pek tabi ki kalıcıdır. Hediyeleri kişiselleştirmek gerek. Bir şey ne kadar çok bireyselleştirilirse hediye verilen kişide o denli iz bırakır. Hediyenin bireyselleştirilmesi ile ilgili bilgi sahibi olduktan sonra, birkaç denemede bulundum. Gerçektende daha önce vermiş olduğum sayısız hediyeye rağmen içinde kişiye özel mesajların olduğu hediyelerin çok daha etkili olduğuna şahit oldum.

Mesela annenize iyi bir hediye vermek istiyorsanız hiç beklemediği bir zamanda kendisine bir mektup yazıp onu ne kadar çok sevdiğinizi kağıda dökebilirsiniz. Biliyorum; bunu daha önce çok azınız denediniz. Belki de bu yazıyı okurken “Hadi canım sende” gibi yorumlar yapıyorsunuz. Ama şunu biliyorum ki; böyle bir hareket karşısında daha önce almış olduğunuz birçok hediye, bu mektup kadar annenizde derin etkiler bırakmayacaktır. Çünkü duygular insanı daha fazla harekete geçirir, yapılanların akılda kalmasını sağlar. Netice itibari ile hediyeleşmek insanları harekete geçiren, onları mutlu eden, heyecanlandıran bir eylem.

Bu eylemde bulunurken alışılmış davranışlarla çok farklı sonuçlar elde etmek günümüz dünyasında pek de kolay görünmemektedir. Çok basit bir kaç kural ile insanlara onların farklı olduklarını hisettirebilirsiniz. Kişiye özel hediyeler yaratarak, hiç beklemedikleri zamanlarda kendilerine sunarsanız hiç beklemediğiniz neticeler elde edeceksiniz. Her yaklaşan bayram ya da her yeniyıl arefesinde sevdiklerinizi hediyelerle mutlu etmek isteyeceksiniz.

Ama hiç beklenmedik zamanlarda da hediyeler verebilir ve farklılık hatta farkındalık yaratabilirsiniz. Özel günlerde vereceğiniz hediyelerin kişiye özel olması da yine aynı sonucu almanıza neden olacaktır. Diyelimki yarın özel bir gün ve bütün hediye mağazaları kapalı. Şimdi tüm iş yaratıcılığınıza ve yeteneğinize kalıyor. Bakalım neler üreteceksiniz?... Neler hediye edeceksiniz?...

Kaynak:
www.medyacasusu.com

20 Eylül 2008

Pierre Lotti'de Bir Akşam



Merhaba sevgili hediyedenizi misafirleri, bugün sizlerle ekipçe yapmış olduğumuz bir etkinlikten bahsetmek istiyorum, açıkçası dün şirketçe verilen iftar yemeğine ilişkin notları aktaracağım.

Dün akşam maslaktaki güzel bir restaurantta afiyetle yemek yedikten sonra eyüp tepesine yani pierre lotti'ye gittik orda saat 23'e kadar soğuk havada üstümüzde şallar ellerimizde sıcak içecekler ile beraber titreyek :) eğlenceli bir sohbet yaptık.

Konuşmalarımız gerek şirketin geleceği gerekse müşteriye daha iyi hizmetin sağlanması gerekse de havadan sudan, ondan bundan olarak geçti:)

13 Eylül 2008

Bayram Hediyesi


Merhaba sevgili hediyedenizi misafirleri, bugün sizler için bayrama özel
süper bir indirim hazırladık.

21 Eylül'e
kadar yapacağınız alışverişlerinizde ödeme

sayfasındaki promosyon koduna

''BAYRAM''
yazdığınız takdirde

bizden extra 40.000 hediye puanı kazanacaksınız!!!

Puan kullanım detayları için lütfen tıklayınız.

12 Eylül 2008

Özel Gün Hatırlatma Servisi


Merhaba sevgili hediyedenizi misafirleri, sizlere yine çok kullanışlı bir hizmetimizden bahsetmek istiyorum.
Özel gün hatırlatma servisi bir çoğumuz her nedense bazı özel günleri unutu veriyor:) Özelliklede eşimizin, arkadaşlarımızın, kardeşimizin kısacası ailemizin ve çevremizin

özellikle unutulan özel günleri dogum günleri olur! Onların dogum günlerini bir türlü hatırlayamayız. Bu arada unutulan sadece dogum günleri mi olur? Hayır.
Örneğin yıl dönümü, bunu unutmak özelliklede erkekler için kötü oluyor, düşünsenize eşiniz bunu biliyor ve ona göre estetik bir hazırlık yapıyor, erkek de ise hiç tık yok sanki normal bir günmüş gibi davranıyor, işte o zaman kadın ağzını bir açıyor ki sormayın gitsin...:)

Bundan dolayı HediyeDenizi buna bir çözüm yolu bularak özel gün hatırlatma servisini ücretsiz bir şekilde yayına soktu.
Buradan istediğiniz özel veya özel olmayan bir konu hakkında herhangi bir tarihte uyarılmak istiyorsanız onun bilgilerini giriyorsunuz ve o tarihte veya o tarihten önce sizi haberdar ediyoruz bu şekilde hiç bir özel günü unutmuyorsunuz...

08 Eylül 2008

Sen Doğduğun Gün Neler Oldu ( Doğum günü takvimi)


Merhaba sevgili misafirler hediyedenizi doğum günü hesaplama takvimini facebook'a açtı!

Facebook'ta Sen Doğduğun Gün Neler Oldu ( Doğum günü takvimi) adlı bir grup kurdu ve üyeleri yüzleri aşmaya başladı bile...

Ayrıca daha önce kurmuş olduğumuz hediyedenizi fan clup üye olanlara sitemizde yapacakları alışveriş sırasında ödeme sayfasındaki promosyon kodu yazan yere face yazmaları dahilinde bizden 5YTL indirim kazanaklardı. (daha fazlası için)
Bu kampanyamızda hala devam etmektedir!

04 Eylül 2008

İyi ve kötü hediye arasındaki farklar...


“İyi niyetli ama patavatsız” hediyeler
Sevgilimize, eşimize, çocuklarımıza, iş arkadaşlarımıza hediye almak bazen işkenceye dönüşebilir. Bazen hediye seçiminden o kadar bunalırız ki, farkına varmadan gerçekten kötü seçimler yaparız. Hediye vereceğiniz kişiyi gerçekten mutlu etmek için yazımıza bir göz atın.
1. “İyi niyetli ama patavatsız” hediyeler

Her ne kadar hediye alacağınız kişiyi düşünmüş ve onun "daha iyi" olmasını hedefleyerek seçmiş de olsanız şu tarz hediyelerden mümkün olduğunca uzak durmanızı öneririz:

* Fazla kilolu bir arkadaşınıza zayıflama ürünü almak,
* Uzun zamandır iş arayan kardeşinize “İş yaşamında başarılı olmanın 10 yolu” tarzında kitaplar hediye etmek,
* Aşırı sigara bağımlısı olan babanıza nikotin bandı almak.


2.Ivır zıvırlar...

Dışarıda milyonlarca hiçbir işe yaramayan ıvır zıvır var. Hobilerini bilmediğimiz, özel bir yeteneği olmayan veya çok yakından tanımadığımız bir kişiye bu hediyelerden almak çok parlak bir fikir olarak görünse de aslında hiç de öyle değildir. Kendi kendinizi mükemmel bir hediye olduğu yönünde ne kadar ikna ederseniz edin, kim eninde sonunda çekmecenin dibini boylayacak bir hediye almak ister ki?
3. Uzmanlığa yönelik hediyeler

Çevremizdeki bazı kişilerin bazı konulara karşı özel ilgisi vardır. Hediye alacağımız kişi bir futbol fanatiği olabilir, balık tutmak konusunda herşeyi biliyor olabilir ya da bir koleksiyon yapıyor olabilir. Bu kişilere ilgi duydukları bu alanda hediye almak biraz riskli olabilir. Çünkü bu kişilerin zaten hediye alacağınız şeye ya da çok benzerine sahip olma olasılığı çok yüksektir.
4. Mesaj içeren hediyeler


Üzerinde mesajlar içeren t-shirtler almak iyi bir fikir olmayabilir...Her ne kadar komik yazılar da olsa, karşı tarafın bu espiriyi kaldırıp kaldıramayacağını bilemezsiniz. Üzerinde komik yazılar olan hiçbir eşyayı (t-shirt, kupa, mouse ped v.s.) eğer hediye alacağınız kişi 16 yaşının altında değilse almamanızı öneririz.
5. Sanat

Sanat zevki çok görecelidir. Sizin bayıldığınız bir modern sanat resmi, hediye vereceğiniz kişi açısından çok itici olabilir. Eğer sizden özel olarak istenmediyse, sanat ürünlerini hediye vermekten kaçının.
6. Harika iç çamaşırları

İç çamaşırları gerçekten çok hoş bir hediye olabilir. Ancak bu çekici iç çamaşırlarını eşinizin gerçekten sürekli kullanabileceğini düşünüyor musunuz? Dolabına koyup uzun süre kullanmayacağı birşey olacaksa bizce bunun yerine daha kullanışlı bir hediye seçmenizi öneririz. Üstelik kırmızı iç çamaşırı artık biraz klişe olmadı mı sizce de?
7. Düşüncesiz hediyeler

Hediye alışverişine çıktığınızda önce beğendiğiniz hediyeleri almak daha sonra da bunları listenizdeki insanlarla eşleştirmek çok parlak bir fikir olmayacaktır. Çünkü böyle bir durumda ilgisiz kişilere alakasız hediyeler verebilirsiniz. Size önerimiz öncelikle hediye alacağınız kişinin zevklerini, hobilerini gözden geçirmeniz ve her kişiye özel hediye seçmenizdir.
Düşüncesiz hediyelere örnekler:

* Pop müzik dinleyen bir arkadaşınıza klasik müzik CD’si hediye etmek.
* İçkiyle arası olmayan bir kişiye bir şişe şarap hediye etmek.
* Cildi parfümlere karşı alerjik reaksiyon gösteren bir kişiye parfüm hediye etmek.
* Rejim yapmaya çalışan bir yakınınıza çikolata ve şekerlerden oluşan bir sepet vermek.


Peki iyi hediye vermenin yolu nedir?

Peki ama sevdikleriniz için en iyi hediye hangisi olabilir? İhtiyacı olduğunu bildiğimiz birşeyi almak mı? Yoksa hiç bahsetmedikleri ancak çok hoşlanacağını düşündüğümüz bir şey mi? Ya da onu gerçekten kalben etkileyecek bir hediye mi?

Araştırmalar “Şu ana kadar aldığınız en iyi yılbaşı hediyesi neydi” sorusuna erkeklerin %42’sinin “Tamamen sürpriz olan hediyeler” şeklinde yanıt verdiğini, bayanların %56’sının ise "Duygusal açıdan onları etkileyen hediyeleri beğendiklerini" ortaya koymaktadır.
Erkeklere ne hediye alınmalı?

O zaman şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki eğer bir erkeğe hediye alacaksınız, onu şaşırtacak hediyeler seçmek ve ona süpriz yapmak, onu mutlu edecek en garantili yöntemlerden biri olacakır. Sürprizler karşınızdaki kişiyi mutlu eder çünkü onu önemsediğinizin bir göstergesidir. Ancak iyi bir süpriz yapabilmek için hediye alacağınız kişinin hoşlandığı ve hoşlanmadığı şeyleri iyi bilmek ve iyi bir planlama yapmak gerekir. Bu bilgileri göz önünde bulundurarak eşinize, sevgilinize, babanıza veya erkek kardeşinize güzel bir hediye seçebilirsiniz.
Ya kadınlara?

Şimdi sıra kadınlarda... Kadınlar ne kadar sevildiklerinin ve ne kadar özel olduklarının hatırlatılmasından hiç sıkılmazlar. Bu yüzden çok pahalı, çok gösterişli v.s. hediye yerine onu sevdiğinizi gösterecek bir hediye kadınları mutlu edecektir. Onun sizin için ne kadar önemli olduğunu anlatan bir hediye seçmek ve duygularınızı anlatan bir kart eklemek iyi bir fikir olabilir.

Kaynak:www.topshop.com.tr

02 Eylül 2008

Kişiye özel şişede zeytinyağı modası


Artık yaşamınızdaki önemli insanlara çok anlamlı bir hediye seçeneğiniz var. Kişiye özel zeytinyağı üretimini gerçekleştiren Tariş, Rahmi Koç ve birçok işadamından da sipariş alıyor

Türkiye'de daha önce şarapta uygulanan sevdiklerinin adına üretim, şimdi zeytinyağında gerçekleşiyor. Zeytinyağı sektörünün lider üreticisi Tariş, ünlü ve zengin işadamlarının siparişi üzerine, kişiye özel üretilen zeytinyağlarını, yine özel dizayn edilmiş şişelerle sunuyor.

Annesinin adını yaşattı

Türk asıllı Amerikalı işadamı Zati Uysal vefat eden annesi Emine Uysal anısına Tariş'e özel 55 ton zeytinyağı sipariş etti. Uysal, Amerika'da piyasaya sürdüğü zeytinyağı şişelerinin üzerine ise annesi Emine Hanım'ın resmini koydurttu. Mersinli Emine Uysal için hazırlanan yağın üzerinde ise şu satırlara yer verildi:

'Çok değerli merhum annem Emine'nin yaşamı boyunca temsil ettiği kalite ve mükemmelliyete saygı duyarak... Elinizdeki her bir şişe annemin anısına, sevgiyle, yaşadığı topraklardaki zeytinliklerden el değmeden üretilmiştir.'

Brüksel'de oturan Ümit İdil adlı işadamı ise Fransız eşinin sahip olduğu tarihi 'Le Val Richer Malikanesi' için özel zeytinyağı imal ettirdi. İdil, şişenin üzerine malikanenin isim ve resmini koydurttuğunu belirterek, böylece hem Türk zeytinyağını hem de malikanenin reklamını yaptığını söyledi.


Tariş, TBMM üyelerine de, yılbaşı hediyesi olarak üzerinde Meclis binasının bulunduğu özel siparişlerden hazırladı.

Ege Bölgesi Sanayi Odası ve İsa'nın doğumunun 2000'inci yılında ise İnanç Turizmi kapsamında turistlere dağıtılmak üzere de özel zeytinyağlarından üretti. Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin, NATO'ya bağlı 3'üncü Kolordu Komutanlığı'nın gelen yabancı subaylara hediye etmek için kendilerine yağ siparişini verdiklerini de vurguladı.

Koç'da sipariş verdi

Çetin, ünlü işadamı Rahmi Koç'un da yılbaşı hediyesi olarak kendilerine özel zeytinyağı siparişi verdiğini belirterek, 'Koç, 400 yakın dostuna 'Akdeniz 1'incisi' isimli zeytinyağından yolladı' dedi. Çetin, 2004 yılbaşı için de şimdiden çok sayıda sipariş aldıklarını kaydetti.

Kaynak: Akşam Gazetesi